Devlet gemi inşa mühendisi Fethi Algon’u 1946 gibi bir senede Tatvan’a yollar. Kocaman bir iç deniz, üzerinde hiç deniz taşımacılığı yok. Fethi Algon eşini, iki oğlunu alır Kurtalan Ekspresi ile önce Siirt Kurtalan’a oradan da 8 saat (122 km) süren bir yolculukla Tatvan’a varır.
Kaynak: Bu hikaye Atila Algon‘un “Van Gölü’nün Gemileri -Tatvan’dan Bodrum’a Yelken Peşinde Bir Yaşam-” kitabından Gezsen Anadoluyu tarafından hikayeleştirilmiştir.
Siirt Kurtalan’a gelenler karayolu ile Tatvan’a, oradan da göl çevresinde nereye gidecekse. Fethi Algon bakar ki herkes yakalayamıyor feribot saatlerini, der ki Denizcilik Bankası’na: “Buraya otel lazım”.
İstanbul’dan Yalova’dan şefler, otel müdürleri getirilir personelinin eğitimi için. Otelin adı Denizcilik Bankası Oteli’dir.
Çevre illerden sayısız insan yelkenli izlemeye gelir. Fethi Algon’a devletin gönderdiği paralar Diyarbakır üzerinden gelir, çünkü en yakın Ziraat Bankası oradadır.
Tersanenin has adamı olur ki demiştik Tatvan’da okul yoktu, mühendis Fethi Algon’un oğlanlar okula başlayacak olunca kaymakama valiye çıkıp okul mevzunu dile getirir. Sene 1948’dir. Vali kaymakam “bizde öyle bi para yok, okulu siz yapın biz öğretmeni atayalım” der.
Sonra geldikleri yer olan İstanbul’a dönerler. Bozulan Türkçeleri nedeniyle çocukların lakabı artık kırodur İstanbul’da.
Yine Kurtalan Ekspresi, Bitlis, Tatvan mekana varır. 3 gece 4 gün. Tatvan’da babası zamanında açılan Denizcilik Bankası oteline yerleşir.
Resepsiyonistle kavga etmektedir. Üstü başı perişandır. Atila zar zor tanır adamı. Babasının eşkıyalığı bıraktırıp işe aldığı eşkıya Mecido’dur bu. Sarılırlar, ağlaşırlar, dertleşirler. Babası gittikten sonra gelenler ne yapıp edip; eşkıyadır, adam vurmuştur, katildir diye Mecido’yu Tatvan tersanesinden kovdurmuştur. Oğlunun açtığı bakkal dükkanı geliri ile kıt kanaat geçinmektedirler Tatvan’da. Sorarım size? Fethi Algon da devlettir, sonrasında gelenler de? Bu devlet nasıl bir şeydir? Hele deyin bana.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...